Dursun Murat Özden

Bilgilik / İpucu

Dursun Murat Özden

    Kategori: TARİH
    Konu: Rönesans


RÖNESANS
XV. ve XVI. Yüzyıllarda önce İtalya`da başlayıp Avrupa`ya yayılan edebiyat, güzel sanatlar ve bilim alanındaki gelişmeler, yenilikler ve anlayışlara “yeniden doğuş” anlamında Rönesans denir.
NOT: Rönesans`la sadece edebiyat, güzel sanatlar ve bilim alanında değil siyasi ve sosyal alanda da değişmeler oldu.
Rönesans`ın İtalya`da Başlama Nedenleri
İtalyan şehirlerinin Müslümanlarla ilişki kurabilecek konumda olması.
İtalya`nın eski Yunan ve Roma medeniyetlerinin üzerinde kurulması.
Denizcilikle uğraşan İtalyan şehirlerinin zenginleşmesi ve sanatçıları desteklemesi.
İtalya`da siyasi birliğin olmaması.
Katolik mezhebinin merkezinin İtalya`da olması ve zengin kilisenin sanatçıları koruması.
Rönesans`ın Nedenleri
Yapılan kazılarla eski eser ve anıtların ortaya çıkarılarak incelenmesi.
Coğrafya Keşifleri sayesinde Avrupa`da sanat ve edebiyattan zevk alan bir sınıfın doğması.
Avrupa`da kültür ve sanat olaylarını destekleyip bilim ve sanat adamlarının korunması.
İstanbul`un fethinden sonra Bizans`ta bulunan bazı bilginlerin İtalya`ya göç ederek, eski Yunanca`yı öğretmeleri ve eski eserleri tanıtmaları.
Kâğıdın ucuzlaması ve matbaanın geliştirilmesiyle yeni düşüncelerin hızla yayılması.
Coğrafya Keşifleriyle dünyanın tanınması.
Büyük sanatkârların yetişmesi ve Ortaçağın sonlarına doğru kültür ve sanat alanındaki birikim.
Avrupa`nın Endülüs Emevileri ve Haçlı Seferleriyle İslâm medeniyetini tanımaları.
İtalya`da Rönesans, VXI. Yüzyılın sonlarında Hümanizma ile başlamıştır. Hümanizma, Eski Yunan ve Latin kültürünü en yüksek kültür örneği olarak alan ve Ortaçağ`ın skolastik düşüncesine karşı Avrupa`da doğup gelişen felsefe, bilim ve sanat görüşü, insanlık sevgisini en yüce amaç ve olgunluk sayan doktrindir.
İtalya`da Rönesans ilk olarak edebiyat alanında başlamış ve XV.yüzyılın ortalarına doğru her türlü fikri faaliyeti kapsamıştır.

RESSAMLAR:
GİOTTO (1266 – 1337): Avrupa`da Rönesans devri resminin ilk temsilcisi Bondrone Di Giotto`dur. Resimlerinde insanın ruh ve duygu dünyasının aktarıldığı hikayeci bir yön vardır. Bunu yüz ifadelerinde, hareketlerde ve küçük basit detaylarda ortaya koymuştur.
Mimar da olan Giotto, bazı resimlerini bir kesit içerisinde vermiştir.
Resim sanatını Orta çağ geleneğinin etkilerinden kurtarıp yeni temeller üzerine kuran Gitto, bu sanatın yeni bir yönde gelişmesini sağlar.
Önemli eserleri: Altın Kapı Altında Buluşma, İokim`in Rüyası
LEONARDO DA VİNCİ (1452 – 1519): Resim sanatına getirdiği esaslarda XVI. yüzyıla hakim olmuş İtalyan sanatçısı, filozofu ve bilim adamıdır. Sanat ve bilimin hemen her dalında çalışmalar yapmış, çeşitli icatlarda bulunmuştur. Ancak tasarladıklarının tümünü gerçekleştirmeyen sanatçının bu çok yönlü kişiliğine bugüne kadar gelen belgeler, notlar ve taslaklar tanıklık etmektedir.
Leonardo da Vinci, büyük ışık ustasıdır.1550`li yıllardan sonra çalışmalarına ışık-gölge ve yüz ifadelerine yoğunlaştırır.
Leonardo, kendisinden sonra uzun zaman taklit edilip tekrarlanmıştır. Sanat ilişkin bıraktığı notlar, onun izinden gidenler için büyük kolaylıklar sağlamıştır. Onun tesirinde kalmakla birlikte, kendi bağımsız kişilini kazananlar da olmuştur.
Önemli eserleri: Son Akşam Yemeği, Mona Lisa
ALBRECHT DÜRER (1471 – 1528): Geleneksel alman sanatında biçimlendirme arzusu öznelliğe, ifadeye ve dini coşkulara yönelik. Bu anlayış içerisinde, resimlerde özel genele ve detaylara bütüne tercih edilmiştir. XVI. yüzyıl başlarında Almanya`da Reform hareketi doğmuş, bu hareketi doğmuş, bu hareketle birlikte Rönesanssın etkileri görülmeye başlamıştır.
Nürnberg`de yetişen Albrecht Dürer, Alman Rönesans`ının en büyük sanatçılarından biridir. İtalyan Resmini tanımış, ancak kendine özgü niteliklerini sürekli olarak korumuştur.
Önemli eserleri: Melankoli, Dört Kutsal Kitap Yazarı
MİMARLAR:
ALBERTİ (1404 – 1472): İtalyan hümanist, yazarı ve sanatçısı. Floransalı varlıklı bir aileden yetişti, çeşitli alanlara yönelik merakıyla bilimsel çalışmalar yaptı. Heykelcilik ve mimari üzerine çalıştı, böylece Rönesans Çağı`nın ülküsel örneklerinden biri sayıldı, birçok alanda seçkin başarılara ulaştı. Alberti ilkçağ yapı sanatının özelliklerini gününün gereksinimlerine göre bir bileşime kavuşturarak bazı anıt, tapınak ve sarayların planlarının yaptı, kurumsal olarak niteliklerini saptadı.
Önemli eserleri: Saint Andre Kilisesi, Rucellai Sarayı
BRUNELLESCHİ (1377 – 1446): İtalyan mimar, heykelci ve ressam. Tıp ve teknik konularında öğrenim gördükten sonra kuyumcu çıraklığı yaptı. Roma`ya yaptığı bir gezi sırasında ilkçağ kalıntılarını inceleme fırsatı buldu. Heykel mimarlık alanında bulundu. İlk olarak 1420`de, ortaçağ geometrisinin yerine modüler bir çizim önerdiği ospedale degli İnnocenti revağında Roma düzenlerini uyguladı. Hızla artan ünüyle birlikte birçok saray ve kale siparişi alan Brunelleschi, aralarında Michelozzo ve Alberti gibi sanatçıların da bulunduğu bir çok öğrenci yetiştirerek, Rönesans`ı başlatma görevini başarıyla tamamladı
Önemli eserleri: Santa Spirito Kilisesi, Yetim Yurdu
HEYKELTIRAŞLAR:
GHİBERTİ (1378 – 1455): Floransalı heykelci, kuyumcu ve mimardır. Girdiği bir yarışmada yaptığı İshak`ın Kurban Edilişini konu edinen kabartmayla adını duyurmuştur. Bunun üzerine Floransa vaftiz hanesinin ikinci tunç kapısını yapmakla görevlendirildi. Daha sonra vaftiz hanenin üçüncü kapısının yapımına girmiştir. Sanatçının daha çok tunç heykelleri ve kabartmaları bulunmaktadır. Eserlerindeki üslubu, gerçekçiliği ve insan figürlerinde vücut anatomisine gösterdiği özenle, kendisinden sonra gelenleri de etkilemiştir.
Önemli eserleri: İshak`ın Kurban Edilişi, Yakup ve Esav`ın Öyküsü
DONATELLO (1386 – 1466): Rönesans`ın en büyük heykeltıraşı olan Donatello, Floransa Vaftiz Hanesi`nin kapısının yapımında Ghiberti`ye yardım etmiştir. Daha sonra floransa Katedrali`nin süslenmesinde görev aldı. Bu yapımın cephesi, dış duvarları ve çan kulesi için gerçekleştirdiği mermer boy heykelleri gençlik döneminin en önemli eserleridir.

Önemli eserleri: Şarkıcılar kürsüsü, Gattamelata Anıtı
Rönesans`ın Sonuçları
Avrupa ülkelerinde bilim, sanat, edebiyat alanlarında yeni bir dünya görüşü ortaya çıkmıştır.
Skolastik düşünce yıkılmış, düşüncede serbest bir ortam doğmuştur.
Deney ve gözleme dayanan pozitif düşünce ortaya çıkmıştır.
Kilise zayıflamış ve Reform hareketleri başlamıştır.
Bu döneme kadar bilim, sanat ve medeniyet alanlarında İslâm ülkeleri öncülük yaparken, Rönesans hareketleriyle Avrupa ülkeleri öne çıkmıştır.
yüzyıl Avrupa`sında bozulmuş Hıristiyanlık dininin Katolik kilisesinde olan dindeki yenilenme hareketine “Reform” denir. Önce
Almanya`dan başlamış sonra tüm Avrupa`ya yayılmıştır.
Reform Nedenleri
Ortaçağdan itibaren bozulmaya başlayan Katolik Kilisesi`nin Yeniçağda asli görevlerinden uzaklaşmış olması
Katolik inancına göre Papa ve din adamlarının para karşılığında Hıristiyanların günahlarını bağışlaması ve Endülijans kağıdının yaygınlaşması
Rönesans hareketlerinin etkisiyle bilinçlenen halkın hurafeler ve dogmatik düşüncelerden uzaklaşması
Matbaanın yaygınlaşması sonucunda fikirlerin kısa süre için yaygınlaşması
Kilisenin haksız olarak ele geçirdiği mallara halkın sahip olmak istemesi
Reform hareketlerinin ilk defa başladığı Almanya`da siyasal birliğin olmaması ve Almanya`daki prenslerin dinde yenilik isteyenleri desteklemesi
Reformun Doğuşu
Reform düşüncesi önce Almanya`da Martin Luther tarafından ortaya atıldı. Luther`in görüşlerinin yayılmasıyla Protestanlık mezhebi doğdu. Protestanlar ve Katolikler arasında mücadeleler Ogsburg Antlaşması ile sona erdi (1555).Buna göre;
Protestanlık mezhebi ve kilisesi kesin olarak kabul edilmiştir. Alman prensleri istedikleri mezhebi seçme ve kendi topluluklarına kabul ettirme konusunda serbest oldular. Presler kendi ülkelerinde din işlerinin mutlak hakimi haline geldiler. Prenslerin mezheplerini kabul etmeyen Almanların başka yerlere göç etmesine izin verildi.
Fransa`da Reform hareketlerinin öncülüğünü Luther`in fikirlerini benimseyen Kalven İngiltere`de Kral VIII. Henri yapmıştır. Kalvin`in kul ile Allah arasına din adamlarının girmesinin ve azizlerin resim ve heykellerine tapılmasının doğru olmadığını açıklaması aydınlar arasında fikirlerinin yayılmasına neden olmuştur.
Reformun Sonuçları
Avrupa`da yeni mezheplerin ortaya çıktı. Almanya`da Protestanlık, Fransa`da Kalvenizm, İskoçya`da Presbit eriyen, İngiltere`de Anglikanizm mezhepleri yayılmıştır.
Avrupa`da mezhep birliği bozulmuştur.
Papanın etkisi azalmış, Katolik Kilisesi kendini ıslah etmiştir.
Katolik kalan ülkelerde yeni mezheplerle mücadele etmek amacıyla Engizisyon Mahkemeleri kurulmuştur.
Protestan krallar ve prensler din işlerinin mutlak hakimi olmuştur.
Protestan memleketlerinde eğitim ve öğretim kiliseden alınmış, böylece kilise dışında laik eğitim kurumları ortaya çıkmıştır.
Kilise malları yağmalanarak güçlü prenslikler kurulmuştur.
Reform hareketleri Avrupa`yı siyasi yönden zarara uğratmıştır. Şarlken`in Osmanlı Devleti üzerine yapmayı planladığı Haçlı Seferi bölünmelerden dolayı gerçekleşmemiştir. Mezhep savaşları Osmanlı Devleti`nin Avrupa`da ilerlemesini kolaylaştırmıştır.
Osmanlı Devleti içerisinde yaşayan Gayrimüslimlerin büyük çoğunluğu Hıristiyan`dı. Osmanlı Devleti bunlara inanç ve din konularında serbestlik tanıyarak geniş haklar verdi. Osmanlı ülkesinde dini bakımdan bağımsız olan Hıristiyan toplumu Avrupa`daki mezhep kavgalarından etkilenmedi. Bunda Osmanlı Devleti`nin Hıristiyan halkı kilisenin suiistimallerine karşı koruması etkili olmuştur.
|  anasayfa   |  sayfa başı  |   geri  |