Turizm, 1800’lü yıllarda buharlı trenin icadıyla birlikte, bir İngiliz olan THOMAS COOK’un işçilerini Manchester – Liverpool arasında getirip götürmeye başlamasıyla start almıştır. Günümüzde turizm teknoloji sayesinde büyük bir sektör haline gelmiştir. Turizm şirketleri kurulmuş ve insanlar seyahate sevk edilmeye başlanmıştır. Ekonomik dengelerin değişmesi insanları şehir ortamından sıkılmaları, yoğun iş ortamında kendilerine huzurlu bir ortam, sakinleştirici bir mekan anlayışına girmeleri, işverenin çalışanlarını ödüllendirmek amacıyla seyahate yollamaları da turizmin gelişmesinde önemli rol oynar. Bununla beraber kişilerin değişik yerler görme merakı, değişik yer keşfetme isteği, çeşitli macera anlayışı, dinsel kültürel faaliyetlere katılmaları, spor siyaset amaçlı seyahatleri de turizmi oluşturan etkenlerdendir. Günümüzde ulaşım güvenilir ve hızlı olduğundan insanlar uzak ülkelere seyahat edebilmekte ve uzun süreli konaklama imkanı bulabilmektedir. Bu seyahatleri planlayan şirketler bulunmaktadır bunlara seyahat acentaları denir. Bu acentalar çeşitli paket programlar hazırlamakta ve müşterilerine sunmaktadırlar. Bu programların içinde yeme içme, konaklama ve çeşitli EXCURATİON denilen günlük aktiviteler bulunmaktadır. (günlük yat gezileri, tarihi yerlerin ziyareti vs.) Bu programlar sayesinde insanlar daha ucuza tatil yapabilmekte ve extra olarak danışma, yerel ulaşım gibi hizmetlerden yararlanabilmektedirler. Bütün bu hizmetlerden yararlanan kişilere de TURİST denir. TURİST: Sürekli yaşadığı bölge dışında başka bir bölgeye seyahat eden para kazanma arzusu taşımayan gittiği yerde 24 saatten fazla kalan seyahatini spor eğlence dinlenme veya dinsel amaçlı kişidir. Turizmin sayısız alanda faydası bulunmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır; 1) Psikolojik açıdan faydalar: Turizm faaliyetlerine katılan kişiler seyahatleri sonunda kendilerini rahat ve güçlü hissetmektedirler. Ayrıca stresten arınarak iş ortamına geri döndüklerinden daha verimli çalışmaktadırlar. 2) Kültürel açıdan faydaları: Kişiler seyahate çıkmalarıyla birlikte kendi gelenek ve göreneklerini de beraberinde götürürler. Farklı toplumlar bir araya geldiğinde ister istemez birbirlerinden etkilenirler. Örnek olarak ülkemize gelen yabancıların mutfak merakı veya cami ve medreselerimize olan ilgisi verilebilir aynı şekilde tatil yörelerindeki yerli halkta turistlerden etkilenir. Yaşayış tarzlarını turistlerinkine paralel olarak değiştirirler. 3) Sosyal açıdan faydalar: Turizm seyahatlerinde sosyal aktiviteler artmakta ve bu aktiviteler hizmet satan kuruluşlar tarafından çoğaltılmaktadır. Bunlara örnek olarak yeni spor dallarının geliştirilmesi ve yeni eğlence şekillerinin icadı verilebilir. Bu aktiviteler sayesinde kişi boş zamanlarını en iyi şekilde değerlendirebilmekte ve extra hizmet alarak döviz girdisini arttırmaktadırlar. 4) Turizm milletler arasında kültürel ve sosyal alanda bir köprü kurmakla beraber ekonomi alanında da büyük bir Pazar oluşturmaktadır. Turizm sayesinde üretici ülkeler yani; Turizm açısından potansiyele sahip, Ziyaretçi çeken ülkeler büyük döviz girdileri sağlamaktadırlar. Döviz girdisi bir ülkeye ekonomik açıdan büyük güç katar dünya ekonomik gücü artan ülkede dünya çapında daha fazla ilgi ve saygı görür. Genellikle 3. Dünya ülkeleri ya da gelişmekte olan ülkeler sıfatıyla tanımlanan ülkelerde turizme büyük umutlar bağlanmıştır. Ülkemiz de bu ülkeler arasında yer alır. Ülkemiz üç tarafı denizlerle çevrili doğal, kültürel alanda dünyanın gözünde bir turizm cenneti olarak görünmektedir. Dünyadaki turizm gelirlerini büyük bir pasta kabul edersek ülkemiz 2001 yılı bilançosuna göre bu pastanın % 1’ine sahip olmuştur, % 12 payla Amerika bu pastadan en büyük payı alan ülke durumundadır. Turizm Bakanlığı Ve ilgili kuruluşlar yeterli olmamakla birlikte bu dilimden daha fazla pay alabilmek için çalışmalarını sürdürmektedirler. Fakat bu güne kadar izlenen yanlış politikalar, yetersiz ve bilinçsiz çalışmalar sonucunda, ülkemiz pazarı yeterince değerlendirilememiş ülke ekonomimize yeteri kadar destek sağlanamamıştır. Ülkemizde sadece 3S(sun, sea, send) turizmine önem verilmektedir. Oysaki ülkemizde dört mevsim bir arada yaşanmakta ve kış turizmi için ideal merkezler bulunmaktadır. Ekonomik açıdan veya turizm pazarında söz sahibi olmak için kış turizminin de destek görmesi şarttır. Ayrıca bu sayede iş gücü yani istihdam sağlanmış olacak ve bir sirkülasyon meydana getirilecektir. Turizmin bacasız sanayi olduğu büyük bir sektör haline geldiği göz ardı edilmemeli ve gereken tanıtımlar ve reklam çalışmaları en iyi şekilde yapılmalıdır. Ülkemizin önde gelen 3S turizm yörelerinin başında Bodrum ve çevre beldeleri gelmektedir. Bodrum turizm alanında dünyaca tanınan ve sayısız turistin ziyaret akınına uğrayan bir metropol haline gelmiştir. Bodrum tarihi mekanları, gelişmiş yat turizmi ve gece yaşantısı açısından ülkemizin en önemli turizm merkezidir. Yöreye gelen turistlerin kültürel alanda ilgisini, zamanında Zphyria yarımadası bilinen alan üstüne, Rodos şövalyeleri tarafından inşa edilen Bodrum Kalesi ve tam karşısında bulunan Antik Tiyatro çelmektedir. Kale içerisinde bir çok müze, tarihi batık, amphora ve kule bulunmaktadır. Bunun dışında çevre beldelerde bulunan temiz koylar buralarda kurulan konaklama tesisleri ve turistleri hayran bırakan denizi ile Bodrum ön plana çıkmaktadır. Bodrum, mavi yolculuk adıyla bilinen yat sektöründe de dünya çapında bir üne sahiptir. Günümüzde bu turizm ayrı bir sektör haline getirilmiş ve mavi yolculuk dışında tekne yapımı, yabancı ülkelere ihracatı ile de ön plana çıkmıştır. Teknelerin ahşap ve el yapımı oluşu, yabancı yatırımcıları Bodrum’a getirmekte; dolayısıyla büyük döviz girdisi sağlanmaktadır. Bodrum deniz suyu sıcaklığı ve düşük nem oranıyla da tatil için en ideal mekanlardan biridir. Bütün bunlarla beraber Bodrum’da özellikle yaz aylarında büyük alt yapı sorunları, ulaşım, yol, trafik ve su problemleri yaşanmaktadır. Özellikle son 3-4 yıldır yerli turistlerinde yöreye aşırı ilgi göstermeye başlaması popülasyon patlamasına neden olmuş ve turizm kalitesinin düşmesine yol açmıştır.
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|