Bazı yabancı tarihçiler, Türklerin ilk dönemlerde göçebe halinde yaşamış olmalarına rağmen, tarihlerinin başlangıcından beri teşkilatlı bir vergi sistemlerinin bulunduğunu belirtmektedirler. Şüphesiz bu teşkilatlı vergi sistemi içinde gümrükler ile gümrük vergileri de vardır.
Türklerin, Osmanlılardan ve hatta İslamiyetten önce de, diğer ülkelerle ticari ilişkiler içinde olduklarına ve bu ilişkiler sonucu gümrük uygulamalarının ve gümrük kurumlarının bulunduğuna dair, sınırlı da olsa, bazı bilgiler mevcuttur. İslamiyetten önce gümrüklerimizle ilgili olarak elde, ancak genel nitelikte bilgiler bulunmaktadır. Dönemin gümrük tekniği ve gümrük işlemleri ile ilgili yeterli bilgi yoktur. İslamiyetten sonra Selçuklular dönemi de gümrüklerimiz açısından ayrı özellikler taşımaktadır. Nitekim, Selçuklular`da ve daha sonra Anadolu Beylikleri ile İlhanlılar döneminde gümrüklerde, İslam gümrük kurallarından çok, örf kurallarının ve özellikle diğer ülkelerle yapılan ticaret anlaşmalarının uygulandığı anlaşılmaktadır. Selçuklular dönemi ayrıca, Türklerin Bizans`la doğrudan ilişkide bulundukları bir dönemdir. Selçuklular döneminde Türkler aynı zamanda diğer islam ülkeleri ile de yakın ve devamlı ilişkiler içinde idiler. Bu ilişkiler sonucu Selçuklular dönemi, Türklerin Karahanlılar, Gazneliler, ve Samanoğulları gelenekleri ile Sasani ve İslam geleneklerinden etkilenerek, devlet kurumlarını düzenledikleri, daha sonra da diğer milletleri çeşitli açılardan etkiledikleri ve İslam ülkelerinde Türk örf ve geleneklerinin yayıldığı bir dönemdir. Şüphesiz, bütün bu gelişmeler dolayısıyla Selçuklular dönemi, aynı zamanda gümrüklerimiz açısından da, bazı karşılıklı iktibasların yapıldığı bir dönem olmuştur. Tarihçiler, Büyük Hun Devleti`nin (M.Ö. 161-126) belirli vergi sistemleri ile ticari ilişkilerinin ve gümrüklerinin olduğunu, Göktürkler`de (552-744) gümrük vergisi uygulaması ile gümrük memuru bulunduğunu, Uygurlar`ın (744-1353) gümrük kurumlarının olduğunu, Saman Oğulları`nda gümrük vergisinin eşyanın kıymeti üzerinden değil, yük üzerinden alındığını, muntazam bir gümrük teşkilatlarının bulunduğunu, gümrük müfettişliği müessesesinin olduğunu, Karahanlılar`ın da, Saman Oğullarının gümrük teşkilatlarını aynen devam ettirdiklerini, Gazneliler`de gümrük terimlerinin bulunduğunu ve Anadolu Beylikleri`nde de gümrükler ile gümrük vergisi olduğunu kaydetmektedirler.
| anasayfa
| sayfa başı |
geri |
|